Bir Milletin Dirilişi: 15 Temmuz’un Psikolojik ve Tarihi İzleri

Bir Milletin Dirilişi: 15 Temmuz’un Psikolojik ve Tarihi İzleri

Göyce Zengezur Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat KAN, 15 Temmuz’un ülkemiz için taşıdığı anlamı ve toplum üzerindeki etkilerini şu şekilde değerlendirdi. 15 Temmuz 2016 gecesi, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde kara bir leke olarak yerini alırken; milletimizin birlik, dirayet ve demokrasiye olan inancı tüm dünyaya örnek bir duruş sergilemiştir. Bu hain darbe girişimi sadece anayasal düzeni hedef […]

Göyce Zengezur Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Murat KAN, 15 Temmuz’un ülkemiz için taşıdığı anlamı ve toplum üzerindeki etkilerini şu şekilde değerlendirdi.

15 Temmuz 2016 gecesi, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde kara bir leke olarak yerini alırken; milletimizin birlik, dirayet ve demokrasiye olan inancı tüm dünyaya örnek bir duruş sergilemiştir. Bu hain darbe girişimi sadece anayasal düzeni hedef almakla kalmamış; milli iradeyi, halkın seçme hakkını ve özgürlük temelinde inşa edilen tüm değerleri yok saymıştır.

“15 Temmuz, Türk milletinin feraseti ve cesareti ile bertaraf edilmiş hain bir kalkışmadır. O gece, halkın göğsünü siper ederek tanklara karşı koyması; demokrasiye sahip çıkmanın en somut göstergesi olmuştur. Ancak bu direnişin bedeli ağır olmuştur. 251 şehidimiz ve 2 binden fazla gazimiz, bağımsızlığımız uğruna kahramanca mücadele vermiştir. Her biri bu toprakların mayasında yer alan vatan sevgisinin canlı timsali olmuştur.”

Psikolojik Etkiler: Birey ve Toplum Üzerindeki Yansımalar

15 Temmuz’un ardından yalnızca siyasi ve kurumsal düzeyde değil, bireysel ve toplumsal düzeyde de derin psikolojik etkiler yaşanmıştır. Darbe gecesi canlı yayınlarla izlenen şiddet sahneleri, silah sesleri, bombalamalar ve kayıplar; özellikle çocuklar, yaşlılar ve şehir merkezlerinde yaşayan bireylerde travmatik izler bırakmıştır.

Prof. Dr. Murat KAN, bu etkileri şöyle açıklıyor:

“Toplumda kolektif travma dediğimiz bir durum yaşandı. İnsanlar gece sokaklarda ölümle yüz yüze geldi, sevdiklerini kaybetti. Bu tür olaylar uzun vadede kaygı bozuklukları, güven duygusunun zedelenmesi ve gelecek korkusu gibi etkiler doğurabilir. Ancak aynı zamanda, millet olarak birbirimize daha fazla kenetlenmemize ve ortak değerler etrafında yeniden birleşmemize de zemin hazırlamıştır.”

Ekonomik ve Kurumsal Tahribat

15 Temmuz girişimi, yalnızca can kaybına değil; devlet kurumları, güvenlik teşkilatları ve eğitim sisteminde de ciddi tahribatlara yol açmıştır. FETÖ yapılanmasının kamusal alanlardaki etkisi, uzun yıllar süren bir yeniden yapılanmayı zorunlu kılmıştır. Bu durum, yalnızca kurumların yeniden inşasını değil, halkın devlete olan güveninin yeniden tesis edilmesini de gerektirmiştir.

Sonsuz Minnet ve Tarihi Sorumluluk

15 Temmuz, yalnızca bir gecenin değil, bir milletin hafızasında yüzyıllarca sürecek bir direnişin adıdır. Bugün, bu kahramanlık destanını anlatmak, şehitlerimizi saygıyla anmak ve genç nesillere bu bilinci aktarmak; hem akademik hem de milli bir görevdir.

Prof. Dr. Murat KAN son olarak şunları vurguladı:

“Milletimizin istiklaline ve istikbaline kasteden her girişim, bu toprakların sarsılmaz iradesi karşısında bozguna uğramaya mahkûmdur. 15 Temmuz’un hatırasını canlı tutmak, şehitlerimize vefa borcumuzdur. Bu bilinci diri tutmak, yalnızca bir anma değil, aynı zamanda bir uyanışın sürdürülmesidir.”

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

Sponsorlu Bağlantılar
reklam
  • ÇOK OKUNAN
  • YENİ
  • YORUM